Anasayfa İncelemelerFilm İncelemeleriCase 39: Korku En Büyük Sanrıdır

Case 39: Korku En Büyük Sanrıdır

Yazar: Ecemnur Özgür
Case 39: Korku En Büyük Sanrıdır
Case 39: Korku En Büyük Sanrıdır

İzleyebileceğiniz en klasik konulu korku filmlerinden biriyle geldim: Case 39.

Ray Wright’ın kaleme aldığı, Christian Alvart’ın yönettiği filmin başrollerinde; Jodelle Ferland ve Bridget Jones’s Diaryden hatırladığımız Renée Zellweger yer alıyor. Film daha çok bu ikilinin üzerinden ilerlese de Doug rolüyle filmde yardımcı oyuncu olarak yer alan Bradley Cooper’ın da adını anmadan geçmek istemiyorum. Henüz kariyerinde yıldızlaşmadan önce bu projede yer alıyor, ancak filmin dağıtıcısı tarafından “yeteri kadar korkunç” bulunamadığı gerekçesiyle film 2006’dan 2009’a kadar seyirciyle buluşturulmuyor. 2009 yılında Bradley Cooper’ın The Hangover ile daha da ünlenmesiyle bu film de hem Bradley Cooper hayranlarının hem de korku severlerin ilgisini çekmeyi başarıyor.

Peki, gerçekten yeteri kadar korkunç değil mi? Şunu söylemeliyim ki çok fazla korku filmi izleyen biriyseniz artık bu konuda çok seçici olmuşsunuz demektir. Birçok bilindik iyi yapımı izleyip kıyıda köşede kalanları araştırıyorsunuzdur muhtemelen. Ancak arayışlarınız sırasında fark etmişsinizdir ki beklentiyi düşürerek izleyebileceğiniz ve sizi korku-gerilim anlamında tatmin edecek ortalama filmler bulmak mümkün. İşte Case 39, bu arayıştakilere önerimdir.

Case 39: Korku En Büyük Sanrıdır

Gelelim filmin konusuna.

Emily (Renée Zellweger), çocukların verildiği ailelerde uygun koşullarda bakılıp bakılmadığını kontrol eden bir sosyal hizmetler görevlisi. Lillith (Jodelle Ferland) ile yollarının kesişmesi de bu sayede oluyor. Lillith’in, anne ve babasından zarar gördüğüne inanan Emily, onun koruma altına alınması için uğraşırken bir gece Lillith’ten aldığı telefonla, anne ve babası Lillith’i öldürmek üzereyken gelip onun kurtulmasını sağlıyor. Emily’nin saf iyiliğinden etkilenen Lillith, yeni aile bulunana kadar Emily ile kalmak istiyor. Onların etrafında yaşanan bütün tuhaflıklar bu olayla birlikte geliyor.

Ailesinin neden Lillith’i öldürmeye çalıştığı, Lillith’in garip davranışları gibi birçok açıklamaya muhtaç durum, psikiyatrist olan Doug’un da yardımıyla görünür olmaya başlıyor. Bradley Cooper ve Jodelle Ferland‘ın karşılıklı konuşma sahnesi beni filmde en etkileyen andı. Jodelle Ferland, Lillith karakterinin ruhunu bize ilk defa bu sahnede açıyor; o konuşma sahnesi bittikten sonra Dr. Doug’la aynı duyguları hissetmemizi sağlıyor: tehlike altında. Peki, bu nasıl bir tehlike? İşte burada işin içine doğaüstü olaylar ve şeytani bir ruhun girmesiyle açıklanamayan durumlar yaşanmaya başlıyor.

Case 39: Korku En Büyük Sanrıdır

Gerilimi, kullandıkları ses efektleriyle seyirciye etkili bir şekilde hissettiriyorlar. Özellikle doğaüstü olayların olmadığı sahnelerde sadece arkadan verdikleri seslerle sizi o duyguda tutuyorlar. Bunu sadece bir sandalyenin gıcırtısıyla bile başarıyorlar. Ancak ne yazık ki aynı başarıyı görsel efektlerde yakalayamamışlar. Aslında bir korku filmine göre oldukça az kullanılan bu efektler, sahnenin atmosferini beslemeye yetmiyor. Bir de bu sahnelerde oyuncuların reaksiyonlarıyla efektlerin senkronizasyonu da çok uyumlu değildi. Yine de görsel efektlerin çok yoğun olmamasından dolayı bu rahatsızlık çok baskın gelmiyor. Bütün bunlar, ortalama bir korku filmini ortalamanın üzerine çıkarmak istediğinizde önünüzde engel oluyor.

Case 39: Korku En Büyük Sanrıdır

Çocuk oyuncumuz Jodelle Ferland ve Emily’ye hayat veren Renée Zellweger’ın burada sergilediği performanslara da değinecek olursak; Jodelle Ferland’ın karakterine bürünüş şekline ve hiçbir korkutucu makyaj, görsel efekt veya ses kullanmadan sadece bir bakışıyla bile seyirciyi bu kadar huzursuz edebilmesine hayran kaldığımı söylemeliyim. Ancak Renée Zellweger için aynısını söyleyemeyeceğim çünkü korkması, endişelenmesi gereken noktalarda dahi çok donuk ifadelerle oynuyor. Seyircinin ne olduğunu anladığı anlarda onun da aynı duygularla seyirciye eşlik etmesini bekliyorsunuz ama kendisi o anlarda sadece şok olmuş ifadeler sunuyor bizlere. Bu korku anları dışında kötüydü diyemem; öylesine seçilmiş biri olmaması ve duygusal sahneleri, anlatılan hikâyeye derinlik katarak oynaması bize aktarılanı bir adım ileri taşıyor.

Case 39: Korku En Büyük Sanrıdır

Aslında konusunun basit olmasına rağmen, bunu sığ bir yerden ele almamalarını sevdim. Bir çocuğun ailesinden bencilce bir sevgi istemesi üzerine, o sevgi verilmediğinde aslında ileride o aile için ne kadar tehlikeli olabileceğini korku dili üzerinden anlatıyorlar. Bunu yaparken çevresindekilerin en büyük korkularından beslenmesi de filmi katmanlandıran önemli bir etmen oluyor. Filmin senaryosu dahice yazılmamış, ancak korku gecesi yapmak istediğinizde seçebileceğiniz çerezlik korku filmlerinden birisi olmuş kendisi. İzlemek isteyenleriniz olursa şimdiden iyi seyirler.

Unutmayın; en büyük sanrı korkudur.

Case 39: Korku En Büyük Sanrıdır

Bunlar da ilginizi çekebilir

Yorum Yap

Bu internet sitesinde, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır. Bu internet sitesini kullanarak bu çerezlerin kullanılmasını kabul etmiş olursunuz. Kabul Et Daha Fazlası...