Anasayfa İncelemelerFilm İncelemeleriNonnas: Kalbin Tarif Defterinden Bir Hikaye

Nonnas: Kalbin Tarif Defterinden Bir Hikaye

Yazar: Beyzanur Ünlü
Nonnas: Kalbin Tarif Defterinden Bir Hikaye

Nonnas: Kalbin Tarif Defterinden Bir Hikaye

Netflix’in Anneler Günü’ne özel olarak yayımladığı Nonnas, gözyaşlarıyla mayalanmış, kahkahalarla pişmiş bir aile filmi.
Susan Sarandon, Lorraine Bracco, Talia Shire ve Brenda Vaccaro gibi efsane isimleri bir araya getiren Nonnas, Vince Vaughn’un başrolünde yer aldığı ve gerçek bir hikâyeden ilham alan bir Netflix yapımı. Yönetmen koltuğunda, The Perks of Being a Wallflower ve Wonder filmleriyle tanınan Stephen Chbosky oturuyor. Dear Evan Hansen sonrası kariyerinde sade ve sıcak bir anlatıya dönen Chbosky, bu kez karşımıza yemek ve yas teması etrafında şekillenen, kalbe dokunan bir filmle çıkıyor. Film, Netflix’te 9 Mayıs itibarıyla izlenebilir.

Filmin merkezinde Vince Vaughn’un canlandırdığı Joe Scaravella var. Vaughn, kariyerinin başlarındaki hızlı konuşan, ukala karakterlerden farklı olarak burada daha yumuşak ve duygusal bir tonda performans sergiliyor. Oyuncunun dramatik potansiyelini yansıttığı bu film, onu yıllar sonra ilk kez ağlarken görmemize de olanak tanıyor. Ancak Vaughn’un performansı dengeli olsa da ekranı asıl parlatanlar nonnalar: Susan Sarandon (Gia), Lorraine Bracco (Roberta), Talia Shire (Teresa) ve Brenda Vaccaro (Antonella).

Bu dört oyuncu, filme yalnızca komedi değil, aynı zamanda duygu katmanları da kazandırıyor. Aralarındaki uyum, özellikle mutfakta geçen sahnelerde doğal bir dinamizm yaratıyor. Karakterlerin geçmişlerinden gelen yaraları, yaşanmışlıkları ve pişirdikleri yemeklerle olan bağları, hem senaryoya hem de seyirciye lezzet katıyor. Bracco’nun sert ama sevecen tavrı, Sarandon’un güçlü ve bilge duruşu, Shire’ın bastırılmış duygularını yavaşça açığa vurması ve Vaccaro’nun eğlenceli şef karakteri, filme dört ayrı renk katıyor.

Nonnas: Kalbin Tarif Defterinden Bir Hikaye

Nonnas’ın görsel dili, özellikle yemek sahnelerinde oldukça başarılı. Chbosky’nin yemekleri neredeyse “lezzetli” gösteren kadrajları, sanki bir yemek belgeseli izliyormuş hissi yaratıyor. Makro çekimler, buharın yükseldiği anlar, tencereden taşan soslar ve mutfağın kalabalık ama düzenli kaosu, filmin atmosferini güçlü bir şekilde destekliyor.

Sanat yönetimi ise 70’lerin ve 80’lerin İtalyan-Amerikan kültürüne dair detaylarla bezenmiş. Restoranın dekorasyonu, tabak-çanak seçimleri ve karakterlerin kostümleri, filmin nostaljik tonunu kuvvetlendiriyor. Müzik kullanımı da oldukça dengeli. İtalyan halk ezgileriyle modern duygusal müzikler harmanlanmış. Özellikle Joe’nun annesinin anıldığı sahnelerde kullanılan piyano teması, filmin duygusal derinliğini artırıyor.

Senaryoda bazı inişler ve çıkışlar mevcut. Film, öngörülebilir bir yapıya sahip; izleyici sonunu kolayca tahmin edebiliyor. Ancak Nonnas, bu basitliğini bir avantaja çeviriyor ve seyirciyi güvenli bir alanda tutuyor. Bu, özellikle annelerle veya büyükannelerle izlenecek bir film için akıllıca bir tercih. Ancak bazı karakter hikâyeleri – özellikle Teresa’nın kiliseden ayrılış öyküsü – yüzeyde bırakılmış. Bu tür dramatik detayların derinleştirilmemesi, filmin anlatı potansiyelini biraz törpülüyor.

Yine de Chbosky’nin elindeki malzemeyi büyük ölçüde iyi yoğurduğunu söylemek gerek. Film, kayıpların ardından gelen yas sürecini ve sevgiyle yapılan yemeklerin nasıl birer şifa aracına dönüşebileceğini sade ama etkili bir şekilde anlatıyor. Joe’nun annesiyle olan bağı, Olivia (Linda Cardellini) ile olan geçmişi ve restoranın açılış süreci, kişisel olduğu kadar evrensel temaları da kapsıyor.

Nonnas: Kalbin Tarif Defterinden Bir Hikaye

Nonnas, sinema tarihinde yeni bir sayfa açmayabilir. Ancak samimi atmosferi, oyunculuk performanslarının kalitesi ve izleyicide bıraktığı sıcak hislerle kendine özel bir yer ediniyor. Özellikle Anneler Günü gibi özel bir günde, aileyle izlenebilecek ve kuşaklar arası bağı kuvvetlendirecek bir yapım.

Chbosky’nin anlatımındaki yumuşak geçişler, dramatik anlarda duygunun dozunu kaçırmaması ve kadın karakterlere verdiği alan, filmi izlemeye değer kılıyor. “Yemeğin ruhu, onu pişirenin kalbindedir” derler ya, Nonnas’da tam olarak bu duygunun sinemasal hâli.

Nonnas: Kalbin Tarif Defterinden Bir Hikaye

Bunlar da ilginizi çekebilir

Yorum Yap

Bu internet sitesinde, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır. Bu internet sitesini kullanarak bu çerezlerin kullanılmasını kabul etmiş olursunuz. Kabul Et Daha Fazlası...