Anasayfa İncelemelerDizi İncelemeleri Alice in Borderland 2. Sezon: Büyük Oyunlar Büyük Cevaplar

Alice in Borderland 2. Sezon: Büyük Oyunlar Büyük Cevaplar

Yazar: Eslem Saraçoğlu

Alice in Borderland 2. Sezon: Büyük Oyunlar Büyük Cevaplar

Haro Aso tarafından aynı adla yayımlanan mangadan uyarlanan Netflix dizisi Alice in Borderland, 10 Aralık 2020 tarihinde ilk sezonuyla seyirci karşısına çıktı. 2020’de sekiz bölümlük ilk sezonunu tamamlayan Japon dizisi “şakası olmayan oyunlar” senaryosu ile dikkatleri üzerine çekmeyi başarmıştı. İlk sezonun ardından merakla beklenen ikinci sezon 22 Aralık 2022 itibariyle sekiz bölüm olarak yayınlandı.

Shinsuke Sato tarafından yönetilen dizinin kadrosunda kendisini oyun dünyasına fazla kaptıran başrol Arisu olarak Kento Yamazaki, güçlü bir kadın karakter olan Usagi’yi canlandıran Tao Tsukiya, ikinci sezonda daha ön plana çıkan Ann karakterini canlandıran Ayaka Miyoshi, kendini bir türlü sevdiremeyen ama sevilmeyi son ana kadar umut eden ve yine de elde demeyecek olan Niragi karakterini canlandıran Dôri Sakurada, bana göre dizinin değerli karakterlerinden bir tanesi olan Kuina’yı canlandıran Asahina Aya, birinci sezon yaptığı kurnazlıkların zekasından kaynaklandığını ikinci sezondaki performansıyla kanıtlayan Chishiya’yı ise Nijirô Murakami canlandırmaktadır.

Birinci sezona kısa bir bakış attıktan sonra ikinci sezon yorumlarıma geçmek istiyorum. Bilgisayar oyunlarından başını kaldırıp gerçek hayatta yaşamayı umursamayan Arisu karakteri ile başlayan ilk bölüm başlarda seyirciyi bekleyen senaryoya dair herhangi bir ipucu vermez. Ailesi tarafından yok sayıldığını ve yaşamaya değer bir hayatı olmadığını düşünen Arisu arkadaşları ile rastgele bir gün geçirmeyi planlarken hiç kimsenin başına gelmeyecek kadar büyük bir olay yaşarlar ve kendilerini paralel bir Tokyo’da bulurlar. Bu Tokyo’ya, yaşamak için vize almanız gereken bir sanal ülke desek şimdilik açıklayıcı olabilir. Peki vize nasıl alınıyor derseniz keşke belgeler verip konsolosluktan alınıyor diyebilseydim lakin bu ülkede vatandaş değilseniz almanız gereken vize bir ölüm kalım oyununu kazanmanıza bağlı olarak veriliyor.
İskambil kartları ile oluşturulan bir oyun düzeni mevcut. Her oyunun bir kartı var ve kartın türüne göre oyunun türleri bulunmakta bunlar; maça kartları fiziksel oyunları, sinek kartları takım oyunları, kupa psikolojik ve duygusal kararlar içeren oyunları, karo ise stratejik oyunları ifade etmektedir. Bu kartlardan her biri bir oyunu temsil eder ve kazanan kişilere üzerindeki sayı kadar vize verir. İlk sezon kırk numaralı kartın tamamlanmasıyla ikinci aşamaya geçilir. Resimli kartların toplanmaya başlandığı ikinci aşama, ikinci sezonun ana konusunu oluşturmuştur. Kartların büyümesiyle oyunlarında büyüdüğü bu sezon bence birinci sezonu aratmayacak kadar heyecan dolu bir senaryoya sahip!

İkinci sezonda en öne çıkan karakter maça papazı oldu desek yanlış olmaz herhalde… Ara sıra kaybolup sonra tekrar ortaya çıkması ve asla yok edilememesi ile sezona imzasını attı. Bu sezon en sevdiğim bölüm yedinci bölüm oldu. Aksiyonun zirveye ulaştığı bu bölümde maça papazı da son derece ön plandaydı. Bütün karakterlerin ön plana çıkmasını beğendim hatta sezon finali gibi bir bölümdü. Buna rağmen birçok mantık hatası da içeriyordu. En başta maça papazının diziye girdiği sahnede karakterler metrodan yeni çıkmıştı. Tekrar metroya girip orayı sığınak olarak kullanabilecekken sokaklarda koşturmayı tercih edip daha sonra yere kadar camlarla kaplı bir binanın giriş katında sığınmayı tercih ettiler. Arisu karakterine yakışmayan bir tercihti. Metroda çekimler karanlık olacağı için böyle yapmış olabilirler. Yedinci bölümde maça papazının yenilmeye yaklaştıkça gardını düşürmeye başlaması da çok saçmaydı. Düşmanlar ciddileştikçe kendini savunmasız hale getirdi. Buna rağmen çok iyi mücadele etti. Ann karakterinin şehrin dışına kadar gidip dağları görmesi hiçbir işe yaramadı ve ölümü bence yeterince etkili değildi. Diğer karakterler daha ağır yaralar almalarına rağmen hayatta kaldılar. Okçu kızın boydan boya tarandığı halde sürünerek Aguni’nin yanına kadar gidebilmesi mantık dışıydı. Usagi’nin bacağından aldığı yaradan sonra ölecekmiş gibi baygınlık geçirmesi fazla dramatikti. Ayrıca son bölümde bacağındaki kan kaybından dolayı kötü durumdayken bir de kolundan yüklü miktarda kan kaybetmesine gerek yoktu.

Teraziden asit dökülme sahnesi bence sezonun en zor izlenen sahnesiydi. İzlerken kokuyu aldım desem yeridir, etkileyiciydi. Ancak avukat vatandaşın Chishiya’ya karşı kaybetmek istemesi bence tuhaf bir değişimdi bana biraz yapmacık ve zorlama bir karakter davranışı gibi geldi. Chishiya’yı yaşatmak için farklı bir kombinasyon denenebilirdi. Şah mat oyunu çok güzeldi. Çekimler dolu dolu olmuş baktığınız her yerde bir aksiyon var ve çocuğun şah olması ve yukarda tek başına beklediğini bilme hissi seyirciyi ekrana kitledi. Son oyunun girişi düğün merasimi gibiydi… Oyunun ne olduğu da tam olarak anlaşılmadı bence sekizinci bölümün yarıdan sonrası tamamen akıl karışıklıklarıyla doluydu ve kupa kızının yanlış teorileri de bunun cabası oldu.

İlk sezon karakterlere alışamadığım için oyunları çok yüzeysel izlemiştim özellikle sahil bölümleri karmakarışıktı. İlk sezonun çoğunu sardırarak izlemiştim. Karakterler Hint dizisi gibi yarım saatte tepki veriyorlar ve anı çok dramatikleştiriyorlardı. Oyunlar açıklandığında zaten bir süre bomboş bekliyorlar. Oyunu algılayıp hareket etmeleri için de bir süre beklemek zorunda kalıyorsunuz. Artık seyirci ekran karşısında bir şeyler izlemek için beklemek istemiyor. Televizyon zamanlarında mecburen verilen sahneyi akışında izlemek zorundaydık lakin şu anda internet dizilerine alışmış vaziyetteyiz ve istediğimiz yeri atlama lüksünü sonuna kadar kullanıyoruz. Ben bir diziyi ne kadar az atlamak istiyorsam o dizi o kadar başarılı bir dizidir. Maalesef ilk sezonda çok fazla boş an bırakılmıştı ve ben sürekli atlamak zorunda hissetmiştim. Bu sezon heyecan seviyesi çok daha yüksekti, zaman zaman yine boş sahneler olsa da atlamak zorunda hissetmedim.

Limanda geçen takım oyunu, şah mat ve hapishane bölümü sezonun dikkat çeken oyunlarıydı. Hapishane bölümü güvenle ilgili olduğu için çok dikkatimi çekti. Hiç kimseyle bir olmaya çalışmadan kendini finale götüren Chishiya karakterinin serin kanlılığını hayranlıkla izledim. Bir yandan kim olduğunu bulmaya çalışırken kendimi de sanki oradaymış gibi diken üstünde hissettim. İlk sezon Squid Game ile karşılaştırılan ve daha kötü olduğu düşünülen dizi bence ikinci sezonda Squid Game karşılaştırmasından çıkarak başka bir türe geçiş yaptı.

Şairane bir yedinci bölüm izledikten sonra sekizinci bölüm bana yetersiz geldi. Sonunda iki seçenek sunulacak ve hangisini seçersen seç ne olduğunu anlayacaksın dendiği halde hala karakterlerinde bizim de bir şey anladığımızı düşünmüyorum. Bir dakikalık arafta herkesin bu kadar hayalperest bir dünyada çeşit çeşit oyun düşüncesi içerisinde yaşam mücadelesi vermesi ne kadar mantıklı bilmiyorum. Mantık aramak gerekiyor mu ondan da emin değilim ama kupa kızının yaptığı yanlış açıklamalar bile daha sağlam temellere dayanıyor gibiydi. O açıklamalardan biri gerçek olsaydı aklımda daha az soru işareti kalırdı. (Psikiyatri kısmı hariç) Ona hiç inanmak istemedim iyi ki oradan devam etmediler.

En sonda joker kartını görmüş olmamız oyunun devam edeceğini mi gösteriyor yoksa zaten oyun devam mı ediyor onu bilmediğimiz için yapılan arafta kalma açıklamasının mantıklı olup olmadığını tartışmak yersiz. Belki joker oyunu insanları gerçek dünyada olduğuna inandıracak kadar kurnaz bir oyundur. Umarım gerçek açıklama arafta kalmanın dışında bir açıklamadır. Şunu da hatırlamakta fayda var oyundaki bir kadın beyin ameliyatı olduktan sonra herkesten fazla şey hatırlayabildiğini savunarak havai fişeklerin aslında başka bir şey olduğunu ve kimsenin bunu hatırlayamadığını söylüyor yani bu açıklama dikkate alınırsa meteor hadisesi gerçekten yaşanmış demek oluyor. Merakla üçüncü sezonu bekliyorum.

Alice in Borderland 2. Sezon: Büyük Oyunlar Büyük Cevaplar

Bunlar da ilginizi çekebilir

Yorum Yap

Bu internet sitesinde, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır. Bu internet sitesini kullanarak bu çerezlerin kullanılmasını kabul etmiş olursunuz. Kabul Et Daha Fazlası...