Anasayfa İncelemelerFilm İncelemeleri 43. İstanbul Film Festivali İzlenimleri: Beraber

43. İstanbul Film Festivali İzlenimleri: Beraber

Yazar: Ömer Acıoğlu

43. İstanbul Film Festivali İzlenimleri: Beraber

Son 4 yıldır, Türk Sineması tematik açıdan bir yenilik arayışında. Mekan olarak İstanbul’da geçiyor ve başrolde ise İstanbul’daki gençlerin tutkuları, hayalleri ve özgürlükleri var. Hayaletler (Azra Deniz Okyay, 2020), Ayna Ayna (Belmin Söylemez, 2021), Beni Sevenler Listesi (Emre Erdoğdu, 2021) ve Başlangıçlar (Ozan Yoleri, 2023) bu bahsettiklerimi anlatan birkaç filmden biri.

 2016 yılında çekilen Genç Pehlivanlar filminin yönetmeni Mete Gümürhan’ın yeni filmi Beraber, gençlik, özgürlük ve yaşama tutkusu gibi konulara Free Run (Serbest Koşu) sporu üzerinden yeni bir bakış açısı getiriyor.

Film, annesinin ölümünden sonra travmayı atlatamamış Zeki’ye (Alihan Şahin) odaklanıyor. Zeki’nin hayatı, babası Mahir’in (Sinan Eroğlu) işi için İstanbul’a gitmeye karar vermesiyle altüst olur. Zeki, babasıyla birlikte İstanbul’un en lüks ve yüksek güvenlikli sitesinde yaşar, fakat bir süre sonra  kendini hapiste hissetmeye başlar. Zeki, aşağıdan inebileceği bir duvar bulur ve böylece her gün birkaç saatliğine de olsa siteden kaçmaya başlar. Zeki önce İstanbul’u gezer, sonrasında ise gecekondu da yaşayan Kemal (Hayat van Eck) ile tanışır ve daha sonra yeni bir arkadaş çevresi edinir. Böylece başta alışamadığı ve kendisine sıkıcı gelen İstanbul’daki hayatı renklenmeye başlar.

Yaşam, özgürlük, cesaret, gençlik ve tutku üzerine güzel bir hikayesi var. Filmin senaryosu ise gayet akıcı ve iyi yazılmış. Diyaloglar ise her ne kadar klasik gelse de, hikayeyi beslemesi açısından gayet dengeli. Filmde babasının Türkçe, Zeki’nin de Flemenkçe konuşmaya çalıştığı sahnelerin altını çizmek gerekiyor. Filmin ve hikayenin merkezinde Free Run yer alıyor. Yukarıda bahsettiğim kavramları bu sporun üstünden işleyen tek muadili var: o da Fransız yapımı Yamakasi (Ariel Zeitoun, Julien Seri, 2001) filmi.

Sinematografisinde ise ayrı bir akıcılık ve güzellik var. Sinematografisi bu filmden sonra adını duymaya başlayacağımızı düşündüğüm Stephan Polman imzalı. Filmde konuşmaların olduğu sahneler, Medium Shot (Orta Plan) üzerinden çekilmiş. Bazı sahnelerde ise bu açıyla birlikte durgun çekimler yapılmış. Örnek vermem gerekirse, bahsettiğim çekim babasıyla olan diyalogların sıkıcılığını anlatmaları için iyi bir yöntem. Geri kalan sahneler, yani koşu, lunapark gibi sahneler ise geniş plan üzerinden çekilmiş ve bu filmdeki heyecanı, özgürlüğü, enerjiyi bize de tattırmaları için hareketli çekilmiş.

Oyunculuklar konusunda da birkaç sözüm var. Alihan Şahin, bu film ile ilk kez kamera karşısına geçmiş. Özgür ruhuyla kendine has bir oyunculuğa sahip olmakla kalmayıp, aynı zamanda da yaptığı akrobasi hareketleri (havada taklalar, koşmalar gibi) ile bu filme ayrı bir renk katıyor. Ama bu filmde Alihan Şahin’den daha çok beğendiğim bir oyuncu var ki: o da, “Daha” (Onur Saylak, 2017) filmiyle bizleri hayran bırakmış ve her filmde biraz daha kendini gösteren, geleceğin en şahane aktörlerinden Hayat van Eck’ten başkası değil. Kendisi Kemal rolü gibi, son derece sert görünen ama özünde temiz kalpli bir çocuğun rolünün hakkını vermiş. Geri kalan oyuncular için ise aynı şeyleri söyleyemeyeceğim. Özellikle Sinan Eroğlu’nun canlandırdığı Mahir karakterinin performansının bana fazlasıyla itici geldiğini itiraf etmeliyim. Çünkü bu filmde ne soğuk bakışı ne Zeki’nin karşısındaki duruşu hiçbir şekilde anlam ifade etmiyor. Aynısı, filmde Cihan rolünü oynayan Lorin Merhart için de geçerli.

Toparlamak gerekirse Beraber, başından sonuna kadar bir an bile düşmeyen temposuyla, dinamik sinematografisi, sağlam müzikleri ve de “Free Run” sporunun merkezindeki anlatısıyla son derece enerjik bir film. Fakat söylediğim gibi Hayat van Eck dışında hiçbir oyuncunun performansını iyi bulmadığımı ve diyalogların da kısmen klasik bir dile sahip olduğunun altını çizerek söylüyorum. Tüm bunlara rağmen bu film, sunduğu yeni bakış açısıyla en azından bana ilham verebildi bunu söylemek isterim.

43. İstanbul Film Festivali İzlenimleri: Beraber

Bunlar da ilginizi çekebilir

Yorum Yap

Bu internet sitesinde, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır. Bu internet sitesini kullanarak bu çerezlerin kullanılmasını kabul etmiş olursunuz. Kabul Et Daha Fazlası...