Heart of Stone: Potansiyelli ama Yetersiz
Gal Gadot’nun 2020 yılında katıldığı aksiyon ve casusluk filmi olan Heart of Stone, 11 Ağustos 2023 tarihinde Netflix’te izleyicilerle buluştu. Başrollerinde Gal Gadot (Rachel Stone), Jamie Dornan (Parker), Alia Bhatt (Keya Dhawan), Sophie Okonedo (Nomad) ve Matthias Schweighöfer’in (Jack) yer aldığı film 123 dakika sürüyor.
MI6’in bir silah kaçakçısına yaptığı bir operasyonla tempolu başlayan film aynı zamanda bize karakterleri de biraz biraz tanıtmaya başlıyor. IT ajanı olan Stone ve aynı ekipte göre yaptığı Parker’ın yanında eğlenceli sürücü Bailey ve yine saha ajanı olan Yang’in içinde olduğu operasyon çok da başarılı gitmezken herkesin arabada kal diye tembihlediği Stone’un başka bir organizasyona çalıştığı ve çok da IT ajanı olmadığını daha ilk anlarda anlıyoruz. film bize bunu havalı bir şekilde hem Stone’un hem de organizasyonu olan Cemiyet’in potansiyelini gözler önüne sermesi açısından önemli bir sekans ve iyi sunuluyor.
Kupa ismi verilen ve bir yapay zeka yazılımı kullanan Cemiyet, MI6’den çok daha kabiliyetli ve teknolojik bir organizasyon olması ilk dikkatimizi çeken noktalardan biri. İstatistik ve ihtimaller üzerine plan geliştiren ve bunu yaparken Kupa’yı kullanan Cemiyet ilk sekansta çok kısa bir an bize gösterilen bir hacker olan Keya’nın peşine düşüyor.
Film bu doğrultuda ilerlerken biz Cemiyet’in biraz daha devletler üstü ve gölge bir kuruluş olduğunu görüyoruz. Cemiyet yönetim şablonu olarak poker kartlarını kullanırken. Gal Gadot’un hayat verdiği Rachel Stone, Ajan Kupa 9 olarak kodlanıyor. Örgüt bize biraz Kingsman havası verirken bu vibe teknolojik oyuncakların fazla fazla kullanılması ile iyice destekleniyor. Bunun yanında Stone’un MI6’te yanlarına sızdığı ekibi de yakından tanırken ekibin eğlenceli ve umursamaz halleri bizi bu ekibe yakın hissettiriyor. Hatta ekip o kadar pervasız ve eğlenceli ki James Bond filmlerinden bildiğimiz İngiliz Haber Alma Teşkilatı olan ve ciddi bir M ve derli toplu görünen bir yapıya sahip olan MI6 biraz beceriksiz gösteriliyor. Film ana teşkilatı olan Cemiyet’i öne çıkarmak için yapılan bir hamle olsa da bana biraz abartı bir hareket olarak geldi. Buna örnek olarak amacı daha anlaşılamayan ve hikayeye dahil olması çok uzun süren Keya’yı takip eden ekibin evde partilerken baskın yemesi ve sudan çıkmış balığa dönerek dayak üstüne dayak yemeleri verilebilir.
Bu noktada hikaye uzun süre rayına oturmakta zorlanıyor ve yaklaşık 45 dakika kadar sadece ekibin eğlenceli halleri, Gal Gadot ve aksiyon sahneleri filmi taşıyan etkenler olarak öne çıkıyor. Bu da izlenebilir bir film olsa da hikaye olarak bizi içine çekememesine yol açıyor.
Keya’nın amacının anlaşıldığı anda filmin dinamiği bir anda sürpriz bir gelişme ile değişiyor ve biraz olsun hikayesel olarak bizi etkilemeye başlıyor. Bu noktadan itibaren tam bir casus filmine dönen ve aksiyondan biraz uzaklaşan film ilk 45 dakikaya oranla çok hızlı ilerliyor ve yarısından sonra gelişme bölümüne bizi de şaşırtan farklı dinamikle geçmiş oluyor. Stone’un üyesi olduğu Cemiyet, operasyonlarda Kupa yapay zekasını kullanırken Kupa’nın hesapladığı istatistikler ve oranlarla hareketlerine anlık olarak karar veriyor ve rasyonelliği ile öne çıkıyor. Stone ise kimi yerlerde hislerine ve reflekslerine güvenerek hareket ediyor ve Cemiyet’in kurallarının sınırında gezmeyi seviyor. Bu da aslında Kupa’nın büyüklüğüne ve avantajlarına çok alışan herkes karşısında onu bir adım daha öne çıkarıyor.
Değişen hikaye dinamiğinin ardından kötü adamları ve motivasyonlarını da öğrenmeye başlıyoruz. Cemiyet’i indirmek ve Kupa’ya sahip olmayı planlayan kötü adamlarımızın motivasyonu bana biraz gelişigüzel hazırlanmış ve aceleye gelmiş bir abartı ile yazılmış gibi geldi. Kötü adamların amaçları doğrultusunda hazırlanmaları görmezden gelinirken anlık yaptıkları reaksiyonlar bize amaçlarının büyüklüğünü hissettiremiyor. Bu da filmin en büyük sorunlarından biri olarak öne çıkıyor. Alışılmamış bir yapı, yeni bir teknoloji, bir ajan ve onun karakteri, kötü adamlar ve yaptıkları kötülükler, onların arka plan hikayeleri 123 dakikalık bir filme sığamamış gibi geldi. Kupa’yı korumak için sonunda hislerine ve insanlara güvenen Stone hem Cemiyet’i hemde kötü adamları değiştirmeye çalışıyor.
Hikaye ve akış olarak topallayan bir hikaye olsa da potansiyel barındıran bir evren ve hikaye altyapısına sahip olduğuna inandığım yapım. Müzikleri ile gaza getirirken bizi aksiyona bağlamaya çalışıyor. Sık mekan değişimi ile dinamizmi tutmaya çalışan Heart of Stone, İngiltere, İtalya, Senegal, İzlanda ve Portekiz’de hikayeyi takip ediyor. Bunun yanında iyi bir dövüş ve aksiyon dinamiğine sahip filmde daha çok aksiyon ve dövüş sahnesi görmek isterdim. Gal Gadot, ajan rolünü iyi taşırken dövüş sahnelerinde sırıtmıyor ve iyi gözüküyor. Biraz daha insanları pataklamasını görmek keyif verebilirdi. Sonuca hızlı bağlanan hikaye tatmin edici bir sonla bitse de daha etkileyici sahnelere sahip olmasını isterdim.
Hareketli kamera geçişleri kullanan film, özellikle dövüş sahnelerinde birden fazla açının hızlı geçişleri ile etkileyici sekanslar yakalamış. Kovalamaca sahnelerinde ise yine hızlı geçişler ve birinci şahıs kamera açıları ile bizi aksiyona dahil etmeyi amaçlamış. CGI kullanılan sahnelerde tatmin edici bir tutarlılığa da sahip filmde tek sorun bu etkileyici sahnelerin kısa kesilmesi.
Toparlayacak olursak Heart of Stone, Gal Gadot’nun aksiyon sahnelerindeki etkileyici performansı ile öne çıkan, basit ve kısa hikaye ilerleyişi ile biraz yetersiz kalsa da iyi bir potansiyel sunan, sıkmayan ama havalara da uçurmayan izlenebilir bir yapım. Filmin sonunda 2. film iması verilse de bu konuda herhangi bir girişim olup olmadığı belirsizliğini koruyor.
Heart of Stone: Potansiyelli ama Yetersiz
