That Christmas: Kazandıklarımızı Kutlayıp Kaybettiklerimizi Analım
Noel yaklaşırken, geleneksel aile filmleri olmazsa olmazdır. That Christmas filmi de izlenebilecek tatlı bir Noel animasyonu olarak herkes için keyifli bir seçenek olarak öne çıkıyor. Aile, sevgi ve ikinci şans temalarını ele alan sıcak hikayesi, Richard Curtis’in çocuk kitapları serisine dayanmakta ve filmin seslendirmelerinde Brian Cox, Fiona Shaw, Jodie Whittaker ve Bill Nighy yer almaktadır.
Hem küçük izleyicilere hem de yetişkinlere hitap eden film, duygusal dokundurmalar ile komedi arasında mesajlar içeriyor. Klasikleşmiş Noel filmleri arasında kesinlikle tercih edilebilir ve benden de yüksek bir puan aldı. Ayrıca, kaliteli animasyon severlerin de detaylı çizimleriyle ilgisini çekebilecek bir görsel şölen sunduğunu söyleyebilirim.
Bu komik ve sıcak aile hissi veren animasyon filmi, Noel’i dört gözle bekleyen Wellington adlı küçük bir sahil kasabasında geçiyor. Bu sevimli kasabada birbirinden farklı birçok karakteri bir arada görüyoruz. Noel Baba’nın renkli anlatımıyla işlenen filmde, talihsiz kahramanlarımız kasabaya yeni taşınan çocuk Danny, gamlı Sam ve yerinde duramayan ikizi Charlie, kasabanın asisi Bernadette ile bir grup çocuktan oluşuyor. Kasabanın klasikleşmiş Noel geleneğini devam ettirmeyi uman kasaba sakinleri, bu Noel’de bazı aksiliklerle karşılaşıyor ve her şey, 21 Aralık’ta okulda oynanan Noel piyesinden sonra ters gitmeye başlıyor.
Noel arifesinde kar yağışının artmasıyla yapılan planların bozulması ve okulun tatil olması kaçınılmaz hale gelince, okulun tatil olmasını fırsat bilen çocuklar kendilerini kar topu savaşı içinde bulurken, aileleri davet edildikleri düğüne gitmek için yola çıkar. Sam ve yaramaz ikizi Charlie ise Noel’i aileleriyle kutlamaya çalışırken bazı talihsizlikler yaşarlar. Ailelerini hindi yemeden Noel’i geçirebileceklerine ikna edemeyince, hindi almak için kasabanın zalim çiftçisi Yirrell’a giderler ve Charlie, hindileri kurtarmak için bir plan yapar. Öte yandan, annesinin yoğun çalışma programı dolayısıyla okulun tatil olduğundan haberi olmayan Danny okula gider ve öğretmenleri Bayan Trapper ile gün boyunca ders çalışarak vakit geçirmek zorunda kalır.
Ve işte, bir çuval avuntuya ihtiyaç duyan Wellington kasabasında, devreye Noel Baba girer.
Yaşanan fırtına sebebiyle bazı aksamalar yaşanırken, Noel Baba çocukların ihtiyaç duyduğu mucizeyi onlara vermiştir. Her biri, yılın bu özel gününde hayatlarını güzelleştiren ve çoraplarını dolduran birçok hediyeyle karşılaşır. Noel Baba’nın çorabını hediyelerle doldurmayacağından endişe eden Charlie bile sabah kalktığında çorabının sürprizlerle dolu olduğunu görür. Aileleri fırtınadan dolayı karda mahsur kalıp kutlamaları kaçıran bir grup çocuk, yalnız başlarına Noel’i kendi çabalarıyla doldurmaya çalışır. Fakat yine de alışık oldukları Noel’den farklı geçen bu özel günü tam anlamıyla benimseyemezler. Diğer yandan, Danny’nin annesi çalışmak zorundadır ve kar fırtınası sebebiyle babası yaptıkları planları bozmak zorunda kalır.
Bayan Trapper’ın otoritesi ve Danny’nin Noel Baba’dan aldığı hediye yardımıyla, buzda mahsur kalan aileler kurtarılınca herkes Noel’i kutlayabilecekleri yeni bir fırsat yakalar. Ancak küçük Evie’nin evden uzaklaşıp kaybolması herkesi paniğe sürükler. Kasabalılar dört bir yandan Evie’yi ararken, Danny, Charlie ve Sam kasabanın eskilerinden olan Deniz Feneri Bill’den yardım alırlar.
Herkesi endişelendiren bu olay sonrası, karakterlerin arasındaki bağların daha da kuvvetlendiği, yardımların ve desteklerin esirgenmeden birbirine sunulduğu görülmektedir. Bu dayanışma anları, her bir karakterin iç dünyasını ve birbirleriyle olan ilişkilerinin derinliğini gözler önüne sererken, aralarındaki güven duygusunu da pekiştirir. Zorlu koşullar altında bile dostluk, sevgi ve fedakârlık gibi değerlerin ön plana çıktığı bu süreç, bireylerin hem kendilerini hem de birbirlerini daha iyi tanımalarına olanak sağlar.
Animasyon kalitesinin yüksekliği ve karakterlerin sevimliliği, filme samimi ve sıcak bir hava katıyor. Noel’in neşeli tarafının biraz da buruk bir tatla dengelendiği bu filmde, birbirlerine bağlı fakat farklı karakterlerin izleyiciye pek çok duyguyu bir arada yaşattığını söylemek mümkün. Filmde ailevi bağların güçlenmesi ve arkadaşlıkların pekişmesi; kayıp ve hataların yaşanmasıyla gerçekleşiyor. Affetmenin önemi ve hata yapan insanlara hatalarını telafi edebilecekleri ikinci şansları vermek, aslında bu yüzden çok önemli. Çünkü hatalar yapıldıkça insanlar büyür, öğrenir ve değişir. Hayatlarımızın en anlamlı anları, hatalarımızdan ders çıkarıp kendimizi ve başkalarını affettiğimizde ortaya çıkar. Böylece sevgi ve anlayış hayatımıza yeniden yön verir ve daha güçlü bağlarla devam ederiz. Filmde anlatılan Noel ruhu da tam olarak bu: affetmek, yeniden başlamak ve birlikte iyileşmek.
Hataların yapıldığı ama ne olursa olsun insanların birbirlerini anlamak için şanslar verdiği bu filmde, Sam, Charlie’nin büyüklerin yaramazlık diye nitelendirdiği eylemleri aslında kendi tarzında yardım etmek için yaptığını anlayıp kardeşini savunurken, anne ve babasının onları anlamasına yardımcı olur. Danny ise, onu Noel gününde yalnız bırakıp işe giden annesine kızıp sırtını dönmek yerine öğretmeni Bayan Trapper’in yardımıyla bir sürpriz hazırlar. Aileleri geri dönene kadar Noel’i kendi kendilerine eğlenerek geçirmeye çalışan çocuklar sınırlarını biraz zorlar.
Filmde olaylar, bir dizi iç içe geçmiş hikâye üzerinden gelişir ve sona bağlanırken, karakterler sevgi ve dayanışmanın gücünü keşfeder. Aslında ihtiyaç duyulan mucize Noel Baba ya da hediyelerle ilgili değildir, sevdiğiniz insanlarla sevdiğiniz yerde olmaktır. Filmde kasaba sakinleri için denildiği üzere:
“İhtiyaç duydukları tek hediye birbirleriymiş.”
That Christmas: Kazandıklarımızı Kutlayıp Kaybettiklerimizi Analım
