Persuasion: Küllerinden Doğar Mı Yeniden?
Yönetmenliğini Carrie Cracknell’in üstlendiği 2022 çıkışlı Amerikan dram filmidir. Jane Austen’ın ‘İkna’ adlı romanından uyarlanan filmin senaryosunu Alice Winslow ve Ronald Bass üstlenmiştir. Başrollerde Dakota Johnson, Cosmo Jarvis, Nikki Amuka-Bird, Mia McKenna-Bruce, Richard E. Grant ve Henry Golding yer almaktadır. Protagonistimiz Anne Elliot, varlıklı bir ailenin ortanca kızıdır. Hikâyenin temeli Anne Eliot ve sekiz yıl önceki büyük aşkı Deniz Eri Frederick Wentworth arasında geçmektedir. Anne sekiz yıl önce yoksul olduğu için Frederick’den vazgeçiriliyor yalnız sekiz yıl sonra babasının borçları yüzünden oturdukları köşkü yüzbaşı Frederick Wentwort’e kiralamak kimsenin aklının ucundan bile geçmiyor. Anne karakterinin yer yer kameraya bakarak hikâyeye devam etmesinin seyirciyle bağ kurmasını sağlamak için her ne kadar emin bir adım olduğunu düşünsem de kitabını büyük zevkle okuyup filmini klasik bir aşk hikâyesi izler gibi izlemenin dışına çıkamadım. Anne Eliot ve Frederick Wentworth’un gözlerinden okunan ama saklamayı başardıkları güçlü duyguların adı aşktı, filmin akışında karşılıklı olarak büyüttükleri hisler karşıya bence başarılı bir şekilde geçmişti.
Jane Austen’in romanından uyarlanan film, karakterlerin işleniş biçimleriyle ‘Gurur ve Önyargı’yı anımsatıyor. Açıkçası Jane Austen’ın yarattığı karakterlerin nerdeyse hepsinin birbirine benzediği ve ortak hikâyeler etrafında buluştuğunu da söyleyebilirim. Filmde ortaya çıkan resimler ve renkler göz doldurmayı başarıyorken kostümler; tercih edilen müziklerle beraber, izleyenlere tatlı ama sancılı bir aşk hikâyesi sunmaya çalışsa da ne yazık ki klişe olan her şeyi içinde barındırdığı için o zevki vermiyor. Başarılı oyuncu kadrosu ve bir noktada Jane Austen’ın kalemi olduğu için beklentiler her ne kadar yüksek olsa da filmde bu iki şey dışında kendinden söz ettirecek iyi bir şey olduğunu söyleyemem. Sanıyorum ‘Netflix’ son zamanlarda yerli işlerin dışında yabancılarda da ezbere olanın dışına çıkmayı tercih etmiyor.
Anne, büyük askından vazgeçirilse de Frederick de uğruna gemileri yakmadı, aksine zirveyi görene kadar da karaya inmedi. Sessiz sedasız yaşanan her duygu yıkımının sıçrayışı önlenemez olabiliyor. Şans onlardan yanaydı.. Fakat şans bir daha hangi yüzyılda aşktan yana olur romanlardan başka? Eğer gözyaşından uzak ama klasik bir dram/aşk filmi arayışındaysanız ‘Persuasion’ filmi doğru seçim olacaktır.
Persuasion: Küllerinden Doğar Mı Yeniden?