Dollface: Bir Arkadaşlık Komedisi
Dollface, 15 Kasım 2019 ‘da Hulu’da yayınlanan 2 sezon 20 bölümden oluşuyor. Disney+ kitaplığına eklenmesi ile birlikte Türk izleyicilere sunuldu. Yapımcıları arasında Margot Robbie ve Kat Dennings’in yer aldığı dizinin başrolünde; 2 Broke Girls’den tanıdığımız Kat Dennings; Jules Wiley karakterini canlandırmakta. Dennings’in yanı sıra geniş bir oyuncu kadrosuna sahip olan dizide pek çok ünlü sima yer almakta. Brenda Song, Shay Mitchell, Matthew Gray Gubler bu isimlerden sadece bir kaçı.
Dizi, ana karakterimiz Jules’un uzun süreli ilişkisinin bitmesi ile başlıyor. Jules bu geçtiği beş yılda kendini tamamen sevgilisine empoze ettiği için evlilik teklifi beklerken ayrılık teklifi alınca haliyle başına kaynar sular dökülüyor. Bununla beraber bekarlar trenine atlayan Jules’un yaşama tekrar adapte olmasını izliyoruz dizide. Sevgilisi yüzünden boşladığı arkadaşlarına geri dönen Jules ile hikayemiz birden farklı bir yöne şekilleniyor: Dört yakın kız arkadaşın arkadaşlık hikayesi.
Dizinin en sevdiğim yanlarından biri de buydu aslında; bu dört kız arkadaşı anlatırken çok farazi olaylar ya da kurgu örgüsü kullanılmamış, günümüzde ailemizle, arkadaşlarımızla, sevgilimizle yaşadığımız olaylar komik bir dille anlatılmış. Yani izlerken aşırı kurgu bir olay izlemiyoruz; ki bu normalde izleyiciyi sıkar fakat burada yönetmeni tekrar tebrik etmek gerekiyor çünkü olayları anlatış biçimi olsun araya serpiştirdiği güldürürken düşündüren şakalar olsun bu kadar basit konulu bir yapımın bu kadar başarılı olmasını sağlamış.
Bölüm sürelerinin kısalığı ve az sezondan oluşmasıyla birlikte, dizinin film severler için çerezlik olduğunu söyleyebiliriz. Kahvaltıda, molada, akşam uyumadan önce, bir işle uğraşırken hem keyif alayım hem güleyim hem de beni çok yormasın hızlı bitsin diyorsanız tam sizlik bir dizi olduğunu söyleyebilirim.
Dizide izleyicinin ilgisini çeken bir diğer kısım ise artık günümüzde diziler bulunduğumuz gerçekliği çok yansıtmamakta ister istemez çoğu yapımda geçmişe özenme, geleceğe imrenme veyahut yaşadığımız gerçekliği olduğundan farklı anlatma gibi durumları sıkça görüyoruz. Dizide How I Met Your Mother ya da Friends havası veren durum komedisi yapılması gayet başarılı ve güzeldi. Yani kısaca günümüze değinmesi benim hoşuma gitti. Günümüz ilişkileri olsun, iş hayatı olsun, corona döneminde evde geçirdiğimiz zamanlarda yaşadığımız psikolojiyi anlatmaları vs. gayet hoştu.
Dikkat çeken bir diğer şey ise Jules karakterinin Kat Dennings’in önceden canlandırdığı 2 Broke Girls’de ki Max karakterine benzerliği. Zaten komedi dalında gayet başarılı bir yapım olan izlemelere doyamadığımız 2 Broke Girls’ü hatırlatması çoğu kişinin diziye daha fazla bağlanmasını sağladığını düşünüyorum.
Komedi, dram, arkadaşlık, romantik… diye sıralarken hangi kategoriye koyarsak oraya uyum sağlayacak olan bu yapımı genel olarak çok beğendim. İlk karşılaştığımda bir kaç kez elim gitmişti fakat koydukları fragman ya da başka bir şey beni sürekli geri itmişti. Sonrasında Kat Dennings’in oynadığını görünce “İyi izlenir bu dizi” demiştim. Yanılmamışım fakat şu yorumu yapmadan da geçemeyeceğim: Bence çoğu kişi de benim gibi hissetmiştir ve bu diziyi kalkındıranda Kat ve diğer oyuncu kadrosuydu. Evet konu çok başarılı, çok güzel tasarlanmış vs. Ama izleyenlerin de fark edeceği gibi başta iten bir şey vardı. Keşke böyle güzel bir yapımın pazarlamasını daha farklı bir şekilde yapsalardı dizi belki şu an çok farklı yerlerde olabilirdi. Bunun dışında benim dizi içinde gözüme batan ya da beni rahatsız eden bir durum görmedim. Sizin dizi hakkında yorumlarınız neler sizde benimle aynı fikirde misiniz?
Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim
Bir sonraki yazımda buluşana dek hoşça kalın…
Dollface: Bir Arkadaşlık Komedisi