Anasayfa İncelemelerFilm İncelemeleri Mortal Kombat: Arcade’lerden Beyaz Perdeye

Mortal Kombat: Arcade’lerden Beyaz Perdeye

Yazar: Berk Söğütlü

Mortal Kombat: Arcade’lerden Beyaz Perdeye

90’lı yıllardaki başarısız filmlerinin ardından, yeni bir seri ile karşımıza çıkan klasik oyun serisi Mortal Kombat 24 yıl sonra beyaz perdeye bir kez daha merhaba dedi. Simon McQuoid’un ilk yönetmenlik deneyimi olan Mortal Kombat’ın yapımcı koltuğunda James Wan oturuyor. Eski filmlerine göre şiddet dozunu arttıran Mortal Kombat, başarılı bir film imajı çizmese de yer yer eğlenceli bir yapım olmuş. Önceki filmlerine nazaran daha ciddi ve vahşi duruyor. Yine de eski serinin kalitesini düşününce, beklentiyi çok yüksek tutmamak lazım.

Scorpion ve Sub-Zero’nun ikonik dövüş sahnesiyle bizi karşılayan film maalesef devamını pek getiremiyor. 17. yüzyıl Japonya’sında geçen dövüş Çin-Japon rekabetine de göz kırpıyor. Bi-Han (Joe Taslim) liderliğindeki Lin Kuei klanı, Hanzo Hasashi (Hiroyuki Sanada)’nin Shirai Ryu klanını ve ailesini katleder. Hanzo öldükten sonra ruhu Netherrealm’e gider ve orada Scorpion’a dönüşür. Buradan sonra hikayenin yönü, film için orijinal olarak yaratılmış bir karakter olan Cole Young (Lewis Tan)’a odaklanır. Başarısız bir MMA dövüşçüsü olan Cole, Earthrealm ve Outworld arasında yüzyıllardır süren bir turnuvaya alınacaktır. Yapılan son 10 turnuvanın 9 tanesini kazanan Outworld’ün, bir turnuva daha kazanmasının halinde, Earthrealm’in sonu gelecektir. Filmin asıl kötüsü olan Shang Tsung (Chin Han)’un planı, turnuva daha başlamadan Earthrealm dövüşçülerini gönderdiği suikastçiler ile öldürmeye çalışmaktır. Normalde kötü karakter olan Kano (Josh Lawson) ise burada iş icabı olarak ana kahramanlarımız olan Cole, Sonya (Jessica McNamee), Jax (Mehcad Brooks), Kung Lao (Max Huang) ve Liu Kang (Ludi Lin)’in yanında bulunuyor. Tabii sürprizlere açık olmak lazım.

Genel olay örgüsü için önemli bir karakter olan Cole Young çoğunlukla sınıfta kalmış. Kano’yu oynayan Josh Lawson ise filmin en iyi yönlerinden birisiydi. Karaktere yeni bir bakış açısı getirmiş. Bulunduğu her sahnede enerjisi, şiddeti ve keskin esprileri ile filmi aydınlatıyor. Kano ile diğer karakterler arasında eğlenceli, ilginç bir dinamik oluşmuş. Zaman zaman Max Huang’ın Kung Lao’su öne çıksa da maalesef diğer oyuncular gölgede kalmış.

Pek tabii, Mortal Kombat’tan üst düzey bir hikaye beklemek doğru olmazdı fakat bu haliyle bile çok yavan ve önceden tahmin edilebilir olmuş. Bazı karakterler sadece figüran olarak filmde bulunmuşlar ve senaryoya hiçbir katkıları yoktu. Hikayenin ilerleyişi 1995 yılındaki ilk Mortal Kombat filminden bile daha kötü diyebilirim. Turnuvaya odaklanmak yerine, kısa bir başlangıç ve giriş tanıtımı olmuş.

Stüdyo eski Mortal Kombat filmlerinin aksine bu filmde doğru bir karar vererek, film derecelendirmesini R(18 yaş ve üzeri) olarak belirlemiş. Bu da yönetmenin şiddet dozunu iyi bir şekilde ayarlamasını sağlamış. Tabii ki kan ve vahşet olmadan Mortal Kombat olmazdı bu yüzden film bolca şiddet içeriyor. Bir dövüş sanatları filmi olduğu için gözüme çarpan detaylardan bir diğeri dövüş koreografilerinin başarılı olduğuydu. Kamera kesimi oldukça az kullanılmış. Zaten film için seçilen Lewis Tan, Hiroyuki Sanada, Joe Taslim gibi oyuncuların bir dövüş sanatı geçmişleri bulunuyor. Hikaye anlatımı bakımından zayıf olan filmi ara sıra doruğa ulaşan bu dövüşler toparlamaya çalışmış.

Filmde Mortal Kombat oyunu hayranlarının beğeneceği birçok şey bulunuyor. Oyundaki bazı fatality’ler ve karakterlerin kendine özel hareketleri filme güzel bir şekilde aktarılmış. Bu yandan bakınca aslında güzel bir fan servisi film olmuş.

Kostüm tasarımlarında Sub Zero, Scorpion, Kano, Kabal ve Kung Lao mükemmel görünürken, diğer yandan Reiko, Mileena, Reptile ve Nitara gibi yan karakterler gerek hikaye, gerek kostüm olarak fena çuvallıyor. Ayrıca filmin büyük bir günahı da serinin en çok sevilen ve popüler olan karakteri Johnny Cage’in olmaması. 1997 yılındaki Mortal Kombat: Annihilation’da yapılan hata burada da tekrarlanmış. Yeni karakter Cole Young, Johnny Cage’in yerini doldurmaya yetmemiş. Johnny Cage’den yalnızca filmin sonunda bahsediliyor. Kendisini muhtemelen 2. filmde göreceğiz.

Filmin 55 milyonluk bütçesi de Mortal Kombat gibi ağır efekt gerektiren bir film için az kalmış. Özellikle Outworld sahnelerinde görsel efektler çok sırıtıyor. Tabii film tamamen kötü gözükmüyor. Özellikle Sub-Zero’nun buz ile olan etkileşimini ve Goro’nun efektlerini gerçekten başarılı bulduğumu söylemem gerekiyor.

Mortal Kombat daha ciddi bir hikaye, tutarlı bir senaryo, daha iyi görsel efektler ve daha doyurucu müzikler gibi pek çok şeyden faydalanabilirdi. Ayrıca ilk yönetmenlik tecrübesini bu film ile yaşayan Simon McQuoid yerine daha deneyimli bir yönetmen seçilebilirmiş. Greg Russo ve Dave Callaham’ın ağır ilerleyen ve kopuk olaylara sahip olan senaryosu pek iç açıcı değil ancak bu hayal kırıklığı bazı mükemmel dövüş sahneleri ile dengeleniyor. Mortal Kombat bize çerezlik fakat ayakları yere sağlam basan bir aksiyon-dövüş filmi sunuyor.

Mortal Kombat’ı Netflix veya BluTV üzerinden izleyebilirsiniz. İyi seyirler.

Puan: 6.5/10

 

Mortal Kombat: Arcade’lerden Beyaz Perdeye

Bunlar da ilginizi çekebilir

Yorum Yap

Bu internet sitesinde, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır. Bu internet sitesini kullanarak bu çerezlerin kullanılmasını kabul etmiş olursunuz. Kabul Et Daha Fazlası...