Anasayfa İncelemelerBelgesel İncelemeleri Formula 1: Survive to Drive’da 5. Sezon

Formula 1: Survive to Drive’da 5. Sezon

Yazar: Aytaç Kara

Formula 1: Survive to Drive’da 5. Sezon

5 Mart’ta başlayacak yeni yarış sezonu için son hazırlıkların devam ettiği Formula 1 öncesi yine “Drive to Survive” zamanı. Yarış sezonunun birkaç gün öncesinde izleyiciyle buluşan F1: Drive to Survive, 24 Şubat’ta beşinci sezonuyla Netflix Türkiye’deki yerini aldı.

Geçtiğimiz Formula 1 sezonu rekabet açısından bir önceki kadar olmasa dahi kendi çapında yine oldukça olaylı bir sezondu. Dolayısıyla 5. sezon için de ellerinde yeterince malzeme vardı. Bence bunları iyi kullanarak derli toplu ve öncekinden daha iyi bir sezon çıkarmışlar. Genel haliyle bakarak beklentimin üzerine çıktılar desem abartı olmaz herhalde.

Alışıldığı üzere sezonda yine çoğu bölüm birer takım üzerine kurulu. Karma sayılabilecek ilk bölümün ardından Ferrari, Mercedes, Haas, Alpine, McLaren, Red Bull, Alpha Tauri diye devam ediyoruz. Son iki bölüm ise toparlayıcı özellikte.

Önceki sezonları takip edenler zaten farkındadır, iki seferdir şampiyon olan Max Verstappen, yoktan yere polemik yarattıkları düşüncesiyle bir süredir Drive to Survive’a tepkili olduğu için yoktu. Bu sezon öncesi bir şekilde kararını değiştirdiği için o da kendince yer buldu. Haas’ın takım patronu Guenther’le birlikte Christian Horner, Toto Wolff ve Daniel Ricciardo, kendilerince sezonun yıldızları olmaya devam ediyorlar elbette. Takım olaraksa Redbull’un yıldızının (her anlamda) parladığı söylenebilir.

Drive to Survive, her ne kadar yarış sezonunu takip edenler için özet niteliğinde bir tekrar olsa da hem yer verdiği ekstra detaylarla hem de açıklayıcı özelliğiyle göz doldurabiliyor. Bu sezon da özellikle takım patronlarının sahneyi (yine) ele geçirip birbirinin arkasından resmen dedikodu yapmalarıyla aynı şeyi başardılar. Toto’nun Sezonun takdir ettiğim kısımlarından bazıları da böylece geldi.

Mesela Piastri krizi. Alonso’yu beklenmedik şekilde Aston Martin’e kaptıran Alpine’in (kesinleştirmeden) yedek sürücüsünü asıl sürücü diye duyurması, onun da herkese açık biçimde hayır demesi kabul edelim ki, çoğu günü olaylı geçen F1 için bile kaliteli bir skandaldı. Benzer şekilde Redbull’un bütçeyi aşma sorunu ve alacağı ceza… O noktada egolarını iki dakika kenara bırakıp birbirlerine küfür kıyamet girselerdi niye demezdim. Gerilim dozu ve buna tanık olabilmek hoştu.

Artık klasik haline gelen “Koltuk Savaşları” ise yine sezonun en iyi taraflarından birisi oldu. Bu sefer sezonun geneline yayarak ilgiyi belli bir seviyede tutmayı seçmişler. Ricciardo’nun belirsiz durumu, Gasly’nin transferi, Magnussen’in dönüşü, Nyck’in ortaya çıkışı vs. de iş gördü bana kalırsa. Ancak yine de Alpha Tauri bölümünü “Gasly gittikten sonra Yuki ne yapacak?” üzerine kurmuş olmaları ister istemez sıkıcıydı. Küçük denebilecek takımların bölümlerinin de bu durumu var zaten. Bu nedenle bazen 10 değil de 8 bölüm sürse nasıl geçer diye düşünüyorum… Her ne kadar Guenther kendi çapında sezonu taşısa dahi Haas’ın bölümü de “Mick Schumacher babasının oğlu olabildi mi?” üzerindendi resmen.

Ayrıca içimde kalmasın, Sebastian Vettel’in emekliliğini çok üstün körü biçimde geçmeleri gözüme takılan bir diğer noktaydı. Aston Martin-Williams-Alfa Romeo takımlarının doğru düzgün ekran süresinin olmamasının payı da vardır elbette bunda. Bottas, Zhou, Albon, Latifi, Stroll da doğru düzgün görünmediler zaten. Takımların şova malzeme veren bir halleri olmadığından çok şaşıramadım gerçi. Ancak koltuk bulamayıp Redbull’a yedek sürücü olan Ricciardo’ya kapanış öncesi klip hazırlayan bir yapımdan bahsediyoruz sonuçta. Dört kez şampiyon olmuş, göreceli sevilen de bir pilotun vedası için biraz daha fazlasını yapabilirlerdi bence.

Peki, Rusya destekçisi olduğu için Mazepin’in gönderilmesine Hulkenberg için fırsat diyen Drive to Survive mı yoksa Djokovic’in aşı olmayı reddettiği için Australia Open’a katılamamasına genç sporcular için şans diyen Break Point mi?

Bence kamera önünde İtalyanca, arkasında İngilizce konuşan Mattia Binotto.

 

Şakası bir yana, siyaseti de içine alan konulardan bilerek uzak durarak odağına sporu almaya çalışan Drive to Survive’ın bu yoldan gitmesine şaşır(a)mıyorum ama ister istemez insanın bir tık gözüne gözüküyor. Pistin dibine düşen roket nedeniyle çıkan tartışmalara da tabii ki ucundan bile girmediler…

Yine de öyle ya da böyle, Netflix’in bu sayede Formula 1’i dünya çapında daha ilgi çekici ve zevkli bir hale getirdiği bir gerçek. Şahsen yarışları izlerken “Netflix umarım kayıttadır,” diye düşünmeyi bile seviyorum. Sezonlarını her ne kadar sabırla beklemesem dahi Drive to Survive iyi ki hayatımızın bir köşesinde kendisine yer bulmaya devam ediyor. Umarım 6. sezon da en azından geçtiğimiz sezon kadar (pist üstü dahil) ilgi çekici (ve rekabet dozu yüksek) geçer.

Tavsiyedir.

 

Formula 1: Survive to Drive’da 5. Sezon

Bunlar da ilginizi çekebilir

Yorum Yap

Bu internet sitesinde, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır. Bu internet sitesini kullanarak bu çerezlerin kullanılmasını kabul etmiş olursunuz. Kabul Et Daha Fazlası...