Anasayfa İncelemelerFilm İncelemeleri Love and Monsters: Alışılmışın Dışında Bir Kıyamet Filmi

Love and Monsters: Alışılmışın Dışında Bir Kıyamet Filmi

Yazar: Nisa Nur Gönültaş

Love and Monsters: Alışılmışın Dışında Bir Kıyamet Filmi

16 Ekim 2020 tarihinde vizyona giren Love And Monsters, 14 Nisan 2021 tarihi itibari ile Netflix’te yayınlanmaya başlamıştır. Michael Matthews tarafından yönetilen, Shawn Levy ve Dan Cohen’in yapımcılığını üstlendiği bir Amerikan canavar macera filmidir. Filmin başrolünde Labirent serisi, Teen Wolf, American Assassin gibi genelde fantastik bilim kurgu yapımlarından tanıdığımız Dylan O’Brien yer alıyor.

Agatha 616 isimli bir göktaşının dünyaya çarpması ile başlıyor Joel’in macerası. Çarpan göktaşı ile küçük canlılar mutasyona uğruyor ve boyutları kocaman oluyor. Bu canavar haline dönüşmüş canlılarla baş edemeyen insanlar son çare olarak sığınaklara kapanıp 7 yıl boyunca sığınaklarda kalıyorlar. 7 yıl boyunca sevdiği kız Aimee’yi aklından çıkaramayan Joel her gün onun hayali ile yaşıyor. 7 yılın sonunda telsiz yoluyla Aimee’nin kolonisine ulaşan Joel aşk için ölmeli aşk o zaman aşk der ve Aimee’sine kavuşmak için yola çıkar. Bir sıkıntı var ki çok cesur bir kişiliği olmayan Joel’in canavar görünce donup kalma huyu. Kolonisindeki arkadaşları bu huyundan dolayı onu vazgeçirmeye çalışsa da Joel tam deli cesareti diyebileceğimiz bir hareketle sığınağı bırakıp kendini vahşi doğaya atıyor. Filmde de Joel’in vahşi doğa maceralarını komediyle harmanlanmış bir şekilde izliyoruz.

Yolda karşılaştığı tatlı ve bir o kadar zeki köpek boy şans eseri hayatını kurtarması ile yolları kesişir. Sonrasında ise tanıştığı karada yaşamlarını sürdüren Clyde ve Minnow sayesinde karada hayatta kalma, savaşma, ok fırlatma gibi tamamen eksik olduğu konuları öğreniyor. Zar zor da olsa sonunda 3022 kolonisine varan Joel için durum hiç istediği gibi ilerlemiyor tabii. 7 yıl içinde Joel’i unuttan hatta kalbine başkalarını alan Aimee’yi gören Joel başından kaynar su dökülmüş hale geliyor. Aimee’yi kaybettiğine mi, onca yolu boşuna geldiğine mi yoksa nerdeyse ailesi gibi olan arkadaşlarını bıraktığına mı üzülse. İki arada bir derede kalan Joel’ün kafası çok karışıyor. Fakat sonradan anlıyor ki bu yolculuğa çıkmasaydı dünyanın ne kadar güzel bir yer olduğunu fark etmeyecekti. Zaten filmde de insan varlığı kalkınca temizlenen ve kendine gelen bir dünya görüyoruz. Evet dev böceklerle uğraşmak kolay olmayacak ama Joel’un da dediği gibi ‘ben sağ kaldıysam, karada 7 gün geçirdiysem herkes geçirebilir’ bu sözleri ile insanların tekrar gözünü açıyor ve insanları o esaretten kurtarıyor.

Filmde kullanılan görsel efektler gayet başarılıydı. İzlerken bu ne çok saçma olmuş değil de böcekler kocaman olsa böyle olurlardı galiba dedirtiyordu izleyiciye. Zaten film görsel efektleri ile Oscar adayı oldu bu da efektlerin başarısını anlatmaya yeter sanırım.

Konu bir tık klişe gelebilir haklısınız fakat diğer yapımlardan farkı, lider olacağım diye birbirlerini yiyen yetişkinler yerine gerçekten bir düzen içinde hayatta kalmaya çalışan insanlar vardı. Günümüzün bir yansıması olarak her yapıma bu tartışmayı koyuyorlar fakat bence de böyle bir kıyamet gerçekleşse herkes canının derdine düşeceği için lider olma derdine düşecek zamanları kalmayacaktır. Diğer yapımların arasından, kıyamet temalı yapımların arasından sıyrılıp üstlere çıkmasının da nedeni bu bence.

Jessica Henwick, Ariana Greenblatt, Michael Rooker gibi isimlerde O’Brien ile başrolü paylaşmakta. Hep beraber filmi çok güzel taşımışlar ve oyuncuların arasındaki uyum filme de yansımış. Dylan O’Brien’ın oyunculuğuna diyecek bir lafımız yok zaten. Kendisi gayet başarılı bir aktör buna Henwick, Rooker ve Greenblatt eklenince oyunculuk açısından tadından yenmez diyebileceğimiz bir yapım olmuş.

Filmi bu kadar övdüm ama tabii ki de yüzyılın en harika kıyamet filmi, akılları baştan alan harika bir konusu var vesaire diyemeyiz. Ama rakiplerine göre daha kaliteli bir yapımdı bunu gönül rahatlığı ile söyleyebilirim. İzlemesi eğlenceli bir yapım olmuş. Aile film gecelerinde ya da pijama partilerinde arkadaşlarınızla keyifle izleyebileceğiniz tatlı ve başarılı bir yapım.

Love and Monsters: Alışılmışın Dışında Bir Kıyamet Filmi

Nisa Nur Gönültaş’ın Diğer Yazıları İçin Tıklayın.

Bunlar da ilginizi çekebilir

1 Yorum:

Avatar
Maydanoz Kral123 15/04/2021 - 01:50

Yaaa bu kız yapıyor bu işi ya

Yanıtla

Yorum Yap

Bu internet sitesinde, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır. Bu internet sitesini kullanarak bu çerezlerin kullanılmasını kabul etmiş olursunuz. Kabul Et Daha Fazlası...