Anasayfa İncelemelerFilm İncelemeleri Jung-E: Distopyada Bir Anne Kız İlişkisi

Jung-E: Distopyada Bir Anne Kız İlişkisi

Yazar: Buse Alkan

Jung-E: Distopyada Bir Anne Kız İlişkisi

Jung-E, 20 Ocak’ta Netflix’de yayına girmiş bir bilimkurgu/ drama filmidir. Kore sinemasının bu yeni yapımını Yeon Sang Ho yazıp yönetmiştir. Yaklaşık bir buçuk saat süren bu yapım ileriki gelecekte, dünyamızın distopik halinde bir hikaye anlatmıştır. Filmde anlatılan hikayenin üç farklı değindiği nokta vardır. Hepsinden tek tek bahsedilmesi gerektiğini düşünüyorum çünkü bu noktalar filmin göründüğünden daha derin bir anlama sahip olduğunu gösterir.

Yapımın yönetmeni ve yazarı olan Yeon Sang Ho dünya çapında bilinen işlere imza atmıştır. En ünlü işi ise Cannes Film Festivalinde dünya prömiyerini yapmış olan “Train to Busan” filmidir. Devam filmi “Penınsula” ve “Hellbound” dizisinin de yönetmenliklerini yapmıştır.

Filmin başrollerini Kang Soo-yeon (Seohyun), Kim Hyun Joo (Jung-E) ve Ryu Kyung Soo (Sang-heon) paylaşmıştır. Film, çekimler bittikten sonra kalp krizi geçirerek vefat eden Kang Soo-yeon’a ithaf edilmiştir. Kendisi Güney Kore’nin televizyon ve sinema yıldızı olarak tanınırdı. “The Surrogate Woman”, “Come,Come, Come Upword” filmleriyle Venedik ve Moskova film festivallerinde en iyi kadın oyuncu ödülünü almıştır. Kim Hyun Joo ise “Hellbound”, “I Have A Lover” gibi dizilerdeki başrolleriyle tanınmaktadır.  Ryu Kyung Soo ise “Hellbound”, “Itaewon Class”, “The Sound of Magic” gibi dizilerdeki rolleriyle tanınmaktadır.

Oyunculuk olarak bakıldığında tek bir olumsuz eleştiri bile yapamıyorum. Üç başrol de rollerinin hakkını tam olarak vermişler. Annesini kaybetmiş ve yalnız büyümüş bir kadının duygusallığı ve bağlılığı seyirciye tam olarak geçirilebilmiş. Jung-E karakteri ise hem insan hali hem de robot halini doğru miktarda donukluklarla vererek çok güzel ayırabilmiş. Ryu Kyung Soo ise beni şaşırtmayarak takıntılı rolünü oldukça gerçekçi bir şekilde ortaya koymuş.

Bu paragrafta spoiler vardır, bilginize.

Savaşın kahramanı olan Seohyun’un annesi bir çatışma sırasında komaya girmiştir. Teknolojinin gelişmiş olması sonucunda insan beyninin her bir kıvrımı kopyalanıp veri haline getirilebilmektedir. Bu sebeple komaya giren efsanevi askerin beyni kopyalanmış ve bir yapay zekaya dönüştürülmüştür. Bu olanlardan yıllar Seohyun büyümüş ve annesinin yapay zeka savaşçısı testinin başına geçmiştir. Fakat tam test başarıya ulaşmak üzereyken iki devlet anlaşır ve bu testi gerçekleştiren şirket Kronoid  yapay zekayı başka robotlarda kullanmaya karar verir. Bu durumdan Seohyun hoşlanmaz fakat ilk başta sesini de çıkarmaz. Fakat annesinin erotik bir yapay zekaya da dönüştürüleceğini öğrenince çileden çıkar. Şirketin verilerinden annesinin yapay zekasını siler ve annesini tek bir robot haline getirerek şirketin elinden kurtarır. Fakat bunu yapmak o kadar da kolay olmaz. Şirketin başkanına takıntılı derecesinde hayranlık duyan Sang-heon bu durumu engellemek için her şeyi yapar. Fakat sonucunda hazin sonuçlarla karşılaşan kendisi olur.

Buradan sonrasında filmin anlamlarına bakalım istiyorum. Çünkü bu anne kız ilişkisini asıl olarak güçlendiren ve gerçek kılan noktalar onlar olmuş. İlk olarak en açık şekilde ifade edilen alt metinlerden biri yapay zekalar ve insan kabul edilme arasındaki bağlam tartışması olmuş. Günümüzde de oldukça aktif şekilde kullanılan ve gittikçe hayatımızda yer kaplayan yapay zekalar şuanda herhangi bir insanın anılarından ve beyninden oluşturulmamakta. Bu sebeple de sadece bilgi alışverişi, iş gücü, teknolojik kolaylıklar için kullanılmaktalar.  Fakat bu filmde de olduğu gibi teknoloji ilerlediğinde yapay zekalar tam olarak bizlerin anılarından oluşturulursa bizi neler bekliyor?

Bu işin hem olumlu hem de olumsuz tarafı var. Eğer sevdiğiniz birini kaybederseniz onun beynini tamamıyla kopyalayabilir ve tıpatıp ona benzeyen bir robota aktarabilirsiniz. Yaşadığınız anılar, hissettiğiniz duygular, bildiği her bilgi aynı olur ve tıpa tıp aynı kişi olur. Böylece onu hala hayatınızda var edebilirsiniz. Peki bu yapay zekalar yasalar önünde de insan muamelesi görür mü ya da görebilir mi? İşte bunu bilmiyoruz. Dünyanın işleyişine baktığımızda bunun da para ile ölçüleceği gerçeği karşımıza çıkmakta. Aynı filmde olduğu gibi.

Peki ya bu yapay zekalar gerçekten insanla aynı kefeye koyulabilir mi? Hangisi daha iyi? İnsan mı yapay zeka mı? İnsan daha iyiyse dünya nasıl bu halde? Yapay zeka daha iyiyse neden biz insanlar kendimizi daha üstün görüyoruz? Bunlar gibi daha birçok soru sorulabilir. Ve hepsine de herkes farklı cevaplar verebilir. Ama bende filmdeki başrolün yerinde olsam ve annemi küçükken kaybetmiş olsam bende onun zihninin özgürce yaşayabilmesini isterdim.

Değinmek istediğim bir noktada filmin animasyon kısımları aslında. Özellikle de son sahnelerdeki Jung-E robotunun yüz ifadeleri ve bakışlarındaki duygular çok gerçekçiydi. İnsan ile robotun aynı olabileceğini belki de en iyi yansıtan sahneler bu bakışlardı.

Gelelim çok fazla üstünde durulmayan ama yine de filmde önemi olan noktalara. Biz insanlar dünyanın küresel ısınmayla yok olmasına zaten sebep olmuş durumdayız. Ki bu oldukça gerçek bir durum. Fakat buna rağmen ders almayıp uzayda bile kendi aramızda savaşmaya, üstünlük kurmaya çalışıyoruz. Hala fakirler ve zenginler olarak ayrılıp adaletsizlik, haksızlık, açlıkla savaşmaya çalışıyoruz. Değerimizi sahip olduğumuz paranın miktarıyla belirliyoruz. Sizce de bu oldukça ironik değil mi? Her durumda ve koşulda kendi sonumuzu ellerimizle getiriyoruz.

Filmin anlattığı hikaye üstün körü bakıldığında annesini kurtarmaya çalışan bir kızın hikayesi gibi görünebilir. Ama sahnelere dikkatle baktığınızda, diyalogları derinlemesine incelediğinizde bu hikayenin çok daha derin olduğunu anlayabilirsiniz. Umarım bu derin anlamları bir gün herkes fark eder ve sorgulamaya başlar. Bu filmde belki bunun için küçük bir adım olur. Herkese iyi seyirler.

Jung-E: Distopyada Bir Anne Kız İlişkisi

 

Bunlar da ilginizi çekebilir

Yorum Yap

Bu internet sitesinde, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır. Bu internet sitesini kullanarak bu çerezlerin kullanılmasını kabul etmiş olursunuz. Kabul Et Daha Fazlası...